Fatih Sultan Mehmet ile İki Papaz

By Oguzhan Koc - 17 Haziran



İstanbul’un fetheden Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’daki tüm hükümlüleri serbest bırakır. Fakat hükümlüler arasınki iki papazzindandan çıkmak istemezler. İnsanlara eziyet eden Bizans İmparatoru’na, adaletli olmasını söyledikleri için hapse atılan papazlar, bundan böyle hapisten çıkmamaya yemin etmişlerdir.

Olaydan haberdar olan sultan papazları huzuruna çağırır, hikâyelerini dinler ve onlara şöyle der:

“Sizlere bir teklifim var. Sizler İslam adaletinin uygulandığı bu toprakları geziniz, Müslüman hâkimlerin ve halkımın davalarını dinleyiniz. Eğer hayata küsmenize sebep olan adaletsizliğe burada da rastlarsanız gelip bana bildiriniz ve önceden verdiğiniz kararınız doğrultusunda uzlete çekilerek hâlâ küsmekte haklı olduğunuzu kanıtlayınız.”

Bunun üzerine papazlar zaman kaybetmeden yola çıkarlar. İlk durakları Bursa’dır. Orada bir olayla karşılaşırlar. Bir Müslüman’ın, “Hiçbir kusuru yok” denilerek bir Yahudi’den satın aldığı atın hasta olduğu ortaya çıkar. Müslüman, sabah olur olmaz kadının yolunu tutar. Ancak kadı henüz gelmemiştir. Bir süre boyunca bekleyen Müslüman, kadının gelmeyeceğini düşünerek atını alıp geri döner ve at o gece ölür. Olayı sonradan öğrenen kadı, atın sahibi Müslüman’ı çağırarak şöyle der:

“Eğer geldiğinizde ben makamımda olsaydım, atı sahibine iade edip paranızı alırdım. Ancak zamanında daireme gelmediğim için olayların bu şekilde gelişmesine sebep oldum. O yüzden atın ölümünden doğan zararı ben karşılayacağım.”

Bu olay karşısında hayrete düşen papazlar daha sonra İznik’e geçerler. Bu şehirde de yine bir mahkeme ile karşılaşırlar:

Bir Müslüman’dan tarla satın alan diğer bir Müslüman ekin zamanı gelip de tarlasını sürmeye başlayınca sabanına bir küp altın takılır. Çiftçi altınların hepsini alarak tarlanın ilk sahibine gider ve “Ben senden tarlanın altını değil, üstünü satın aldım. Eğer tarlanın içinde bu kadar altın olduğunu bilseydin bana bu fiyata satmazdın. Al şu altınlarını” diyerek küpü vermek ister.

Tarlanın önceki sahibi ise, tarlayı kendisine taşı ve toprağıyla beraber sattığını söyleyerek altınları kabul edemeyeceğini söyler. Anlaşmaya varamadıkları için iki Müslüman soluğu kadının huzurunda alırlar. Kadı, adamlara çocukları olup olmadığını sorar. Birinin erkek diğerinin ise kız çocuğu vardır. Kadı, bu iki çocuğu nikâhlayarak altını da çeyiz olarak onlara verir.

Bu iki olaya tanık olduktan sonra papazlar İstanbul’a gelerek Fatih Sultan Mehmet’in huzuruna çıkarlar ve şöyle derler:

“Bizler artık bu kadar adalet ve birbirinin hakkına saygının ancak İslam dininde var olduğuna inandık. Bu dinin insanları başka dinden olanlara bile kötülük yapamazlar. Bu yüzden biz zindana dönme kararımızdan vazgeçtik, sizin idarenizde hiç kimsenin zulme uğramayacağına inandık.”


@oguzhankocblog

  • Share:

You Might Also Like

0 Yorum